Black Tooth Röportajı – Bosphorus Open Air Metal Fest 2025 Özel

Groove’un en sert hali: Black Tooth, Bosphorus Open Air sahnesinde zincirlerini kırıyor!

Ankara çıkışlı groove/sludge devi Black Tooth, 21 yılı geride bırakırken sahne enerjisinden ve sarsıcı tonlarından hiçbir şey kaybetmedi. Wacken, Ozzfest ve Avrupa’nın dört bir yanındaki büyük festivallerden aldığı deneyimle güçlenen grup; güçlü riff’leri, ağır groove’u ve içten tavrıyla Türkiye metal sahnesinin en kalıcı isimlerinden biri olmayı sürdürüyor.

Bu kez rotalarını İstanbul’a çeviren Black Tooth, Bosphorus Open Air Metal Festivali’nde seyirciyle buluşmaya hazırlanıyor. Yeni albüm için çalışmalarını sürdürürken, hem tecrübelerini hem de sahnedeki özgür ruhunu festival seyircisine taşıyacak olan ekip; setlist’te sürprizlerle dolu, tamamen anın akışına bırakılmış bir performansla unutulmaz bir gece vaat ediyor.

---

Güven: Merhaba Tuna nasılsın? Bu yıl Black Tooth için oldukça hareketli geçiyor. Önce Türkiye turnesi, sonrasında Yurt dışı konseri ve şimdi de senenin en büyük festivallerinden birisi Bosphorus Open Air Metal Müzik festivali. Bu yoğun konser maratonunun ardından Bosphorus Open Air Metal Festivalinde sahne alacak olmak size neler hissettiriyor?

Tuna: Selam Güven, 

Her şey yolunda demek isterdim ancak malum ülke gündeminde ne kadar iyi olunabilirse ancak o kadar iyiyiz.

Hemen sorunun cevabına geçecek olursam, bildiğin üzere Bosphorus Festivalinin bu yıl dördücüsü yapılacak. İlk ikisi In-door festival niteliğinde gerçekleşmişti ve üçüncüde hızlı bir şekilde Open Air bir festival statüsüne geçti. Yani kısa zamanda çok yol alan bir festival oldu Bosphorus. Bu hızlı çıkışı Bahadır ve İbrahim in vizyonel bakış açısına ve de Bahadır ın müzisyen kimliğiyle bolca yurtdışı festival ve sahne deneyimi gerçekleştirmiş olmasına bağlıyorum. 

Geçen sene KÇP de düzenlenen üçüncü ve ilk Open Air deneyimine bende seyirci olarak katılma şansı elde etmiştim. Açıkçası burada festivali hem seyirci gözünden hem de bir müzisyen gözü ile izleme fırsatı buldum.  İlk kez Open Air a geçiş yapmış bir festival için gerçekten çok prof. düzeyde buldum. Gerek sahne üstü, gerek sahne arkası, aksamayan programı ve de tüm çalışan ekibi ile inanılmaz düzenli ve iyiydi. Bu sefer çıta bir basamak daha yükseldi ve bunun daha da iyi geçeceğine eminim. Festivalin yapılacağı Maslak Uniq de son olarak Corey Taylor la Avrupa Turnesi kapsamında beraber çalmıştık. Mekan gerçekten özellikle seyirci konforu açısından çok iyi. Kurulacak sahne ve ses sistemi de Avrupa standartlarında olacak, dolayısı ile hem izleyicileri hem de sahne alacak grupları güzel bir festival beklediğini düşünüyorum.  

Güven: Black Tooth kurulduğu zamandan beri sahnede konuşulan ve performansı ile seyirciyi coşturan bir grup oldu. Bosphorus Open Air Metal Festivalinde sahnesinde de festivalin tarz anlamında tek groove ve sludge grubusunuz. Festival için özel bir performans hazırlıyor musunuz ?

Tuna: Sahne performansına önem veren bir grup olmaya gayret ediyoruz ve seyirci ile iç içe olan performansları da çok seviyoruz. Sonuçta hepimiz günümüz koşullarında grupların müziğine her an her yerde dijital platformlar üzerinden ulaşma ve dinleme şansına sahibiz. Bu noktada da canlı performanslar tabi ki ayrı bir önem taşıyor. Özellikle konu metal müzik olunca durum daha da bir farklı hal alıyor bence. Çünkü aynı müziği ve kültürü seven, aynı notalardan hoşlanan ve de hayatın gündeminden bir nebze olsun uzaklaşarak eğlenmek için bir araya gelmiş binlerce kişinin yarattığı enerji sahne üstünü de sahne önünü de olumlu yönde etki ediyor. Sahnemizde özel planlanmış bir sahne şovumuz olmuyor. Her şeyi akışına bırakıp içimizden geldiği gibi davranıyoruz. Yani eğlenmeye bakıyoruz. Bizimle aynı tınılardan hoşlanan seyirci ile de bunu paylaşıp, içiyoruz 😊. Bu konserde yine özel planlanmış bir şey yok. Akış bizi nereye sürüklerse oraya gideceğiz ancak yeni çıkacak albümden bir parça çalmayı planlıyoruz.

Kuruluştan bahsetmişken 21 yılı deviren bir grup Black Tooth. Geriye dönüp baktığınızda Black Tooth’da nasıl bir değişim görüyorsun?

Tuna: Elbette ki geçen yıllar bizi fazlasıyla tecrübelendirdi. Ancak ruh olarak değişen hiçbir şey yok. Aynı heyecan, aynı istek ve aynı hayaller. Değişen tek şey takvim yaprakları diyerek klişe bir lafı da araya katmak isterim 😊. Ancak şu bir gerçek ki 2007 den bu yana yurtdışında çalıyor olmak bizi olumlu yönde etkiledi tabi ki.

Güven: Festivalde Black Tooth ürünlerinin satışı olacak mı?

Tuna: Hayır düşünmüyoruz. 

Bu memlekette özelliklede gençler yemek yemeye para bulamazken biraz sosyalleşebilmek adına bilet parası bulabilmek için boğazından kesiyor. Gideceği yolu araç kullanmak yerine yürüyerek tasarruf eden ve bu para ile konser bileti parası biriktirenleri biliyorum. Birçok kişinin cebinde bir tshirt’e 700- 800 TL verecek para yok. Bizimde bunu ceplerinden almak gibi bir niyetimiz yok. Zaten merch almak için online siteler fazlasıyla var. Eğer bu tarz ürünlerimizi arzu edenler varsa dilediği zaman parasını biriktirip bu siteler üzerinden kredi kartı vb ile alabilirler. 

Bu söylediklerim kesinlikle Merch işine karşıymışız gibi bir anlam taşımasın. Aksine merch almayı çok seviyoruz ve elbette birçok grubun bu satışlara ihtiyacı olduğunu da biliyor ve destekliyoruz ama ülkemiz koşullarında bunun çok mümkün olmadığı ortada. Yani bir katılımcı festivale ödeyecek, yemeğe içmeye ödeyecek, yola ödeyecek belki konaklama için ödeyecek. Üstüne de cebinde ekstra nakit para tutup tshirt alacak. Bunu Türkiye koşullarında maalesef artık lüks olarak görüyorum. Umarım bunları konuşmadığımız günler yakındır ve herkes dilediğince yaşayabilir. Neyse… ☹

Güven: Black Tooth’un festivaldeki performansını unutulmaz kılacak ne gibi sürprizler  düşünüyorsunuz? Setlistinizde sürpriz bir parça düşünüyor musunuz? 

Tuna: Yukarıda da bahsettiğim üzere bizim önceden planlanmış bir sahnemiz yok. Yani kurgularla sahneye çıkmıyoruz. Bu nokrada biraz oldschool bir kafadayız sanırım. İçip çalıp eğlenmek için o sahnedeyiz ve bizimle beraber eğlenmek isteyen seyirci ile beraberce eğlenmeye bakıyoruz.  Setlist de yeni albümden de bir parçayı ilk kez çalma planımız var.

Güven: Ankara grubu olarak İstanbul’da sahne alınca neler hissediyorsunuz?

Tuna: Bir farkı yok. Metalci metalcidir. Dünyanın her yerinde bu kültür aynı. Ne şehir ne ülke fark etmiyor bizim için. Rocknroll bu kültürün ortak dili. Dolayısı ile İstanbul da bizim Ankara da bizim. Tek fark çıktığın sahnenin büyüklüğü daha kalabalık kitleler vb. 

Güven: Festival sonrasında konser planınız var mı? Bugüne kadar Avrupa ve Amerika’da bir çok konser verdiniz. Yakın tarihte yeni bir yurt dışı konser var mı?

Tuna: Festival sonrasında yıl sonuna kadar bir kesinleşmiş konser planımız yok çünkü albüm kaydına odaklanmak istiyoruz. 2026 yaz sonbaharı için elbette ki Avrupa için bir takım projeler mevcut. Yurtdışında çalmayı seviyoruz gerçekten.

Güven: Orcan’ın canlı konserlerde bazen olmadığını görüyoruz. Son paylaştığınız fotoğrafta da yoktu. Yerine Berkay sahne alıyordu. Grup kadrosunda son durum nedir? Festivalde nasıl olacak?

Tuna: Evet Orcan 2025 ylı başında talihsiz bir iş kazası geçirdi ve sol elinin üzerine bir metal plaka düştü. İşaret parmağı birkaç ay şiş kaldı ancak çalma performansını bir türlü toparlayamadı ve ardından tam Türkiye turnesi öncesinde beraber konunun çözümü için doktora gittik. Hiç beklemediğimiz bir şekilde parmağının alt eklem bölgesinde bir kırık olduğu ve bu kırığın hatalı şekilde kaynaması sonucunda da parmakta kısalma olduğu tespit edildi. Tabi ki solo bir gitarist için yüzleşmesi zor bir konuydu ve tek bir seçeneği vardı. Ameliyat ile kırılıp bölgeye çivi takılması. O da bu tercihi kullandı ve ameliyata onay verdi. Zor bir ameliyat ve sonrası da zor ve uzun bir iyileşme süreci gerektiriyordu, halen de fizik tedavisi vb devam ediyor. İşte bu süreçte bize Pantera Sofya konserinde de eşlik etmiş olan Berkay dahil oldu ve turneyi de onunla tamamladık. Ardından da yurtdışına beraber gittik ve sonuç olarak Berkay kadroya kalıcı dahil oldu.

Güven: Amorphis, Asphyx, Necrophobic gibi gruplarla aynı gün sahne alacaksınız. Festivalde izlemek istediğin gruplar var mı? 

Tuna: Festivalde yer alan grupların çoğu ile zaman içinde farklı Avrupa konserlerinde beraberce çalma fırsatı bulmuş ve dolayısı ile izlemiştik. Ancak benim özellikle beklediğim grup öncelikle Asphyx. Çok severim ve hiç izleme fırsatı bulamamıştım.Zaten grup çok fazlaca turne yapmıyor artık. Dolayısı ile güzel bir fırsat olacak bu. Bunun yanı sıra Necrophobic sevdiğim ve tekrar tekrar izleyebileceğim ekiplerden biri. Tabi Old Man’s Child gibi bir efsane de var. Suicidal Angels desen son albümleri ile yıkıp geçtiler ve canlı performansları çok iyi. Genel olarak Sert bir kadrosu var festivalin. Bu da tarz olarak biraz daha extreme metal türlerini sevenleri konsere çekecektir diye düşünüyorum.  

Güven: “WOLF IS DOWN” albümünüzü sormak isterim, neden yayınlanmadı? Sonrasında yeni bir haber olarak “Catastrophe” albümü tanıtımı oldu. Albüm ne zaman yayınlanacak? Hazırlıklar nasıl gidiyor?

Tuna: Evet WOLF IS DOWN dan 5 parçayı tekli şekilde yayınladık. 3 Parça daha vardı aslında hatta kayıtları da bitti ama farklı bir yola girmeyi planladık. Catastrophe parçasını yaptık ve artık tarz olarak daha sertleşmek istediğimizi fark ettik. Dolasyısı ile yeni bir albüme giriştik. 8 parça bitti. Albüm adını henüz karar vermedik aslında ama Catastrophe parçasını ilk kez Bosphorus da çalmayı planlıyoruz. 

Güven: Son olarak “Scars” ve “Dirty White Couch” teklilerini yayınladınız. Dinleyenlerinizden ne gibi tepkiler aldınız?

Tuna: Scars ve Dirty White Couch bizim çok sevdiğimiz ve dinlemekten de keyif aldığımız parçalar. Tarz olarakta baya groove nitelikte parçalar. Aslında bunlar hep rahmetli abim için yazdığımız şarkılardı. Dolayısı ile bu parçaları öncelikle kendimiz sevdiğimiz için yazdık diyebilirim. Umarım dinleyenlerde sevmiştir.

Güven: Türkiye Turnesi nasıl geçti? 

Tuna: Güzeldi. Aslında bizim şöyle bir huyumuz var. Denenmemişleri yada fazla tercih edilmeyenleri denemeye çalışmak. Mesela Türk Metal gruplarında ard arda gün boşluğu vermeden hafta içi de dahil olmak konser veren pek yok. Salı-Çarşamba-Perşembe-Cuma-Cumartesi-Pazar. Malum Türkiye de konserler genelde hafta sonlarına getiriliyor. Ayrıca bir grubun gün gün arda arda çalması da kendini test etme yöntemlerinden biri.  Bunun yanısıra bu turneleri 3, 4 grup bir arada yapmayıda seviyoruz. Bu noktada Oculos, Kaptan Kadavra gibi genç dinamik gruplarla beraber çalmak turne yapmak bizce çok güzel.

Güven: Her zaman aynı zorlukları konuşuyoruz ancak düzelen bir konu var gibi de görünmüyor 🙂 Metal müzik piyasasını bu yıl nasıl görüyorsunuz? Yabancı konser ağırlıklı bir yıl geçiriyoruz ancak bu konserlere bir bir tokluk geldi gibi sanki ne dersin?

Tuna: Yabancı konser sayısının artması ülkemize daha fazla yabancı grubun gelmesi elbette çok güzel ama bu maalesef anında yerli piyasaya negatif etki ile yansıyor. Neden dersen içinde bulunduğumuz ekonomik koşullarda haliyle insanlar tercih yapmak durumunda kalıyor ve öncelikleri elbette yabancı gruplar oluyor. Bu bir taraftan üzücü bir durum ama yapacak bir şey yok. Şartlar bunu gerektiriyor. Yani her zaman olduğu gibi yerli gruplar ayakta kalma mücadelesi veriyor. Kalabilenler uzun süreli oluyor, pes edenler zamanla unutulup gidiyor. Bu döngü ben bildim bileli böyleydi. O yüzden bunları çok sorun etmeden yola devam etmek en iyi seçenek ve tabi yönünü yurtdışına çevirmek.

Güven: Geçtiğimiz yıl 2024’de Avrupa’nın en büyük metal müzik festivallerinden Wacken’da sahne aldınız. Neler yaşandı? Bir önceki yıl 2023’de bazı sorunlar olmuştu sanırım.

Tuna: Evet 2023 de korkunç bir yağmur vardı. Wacken a gidenler nasıl bir yağmur yağdığını bilirler. Ancak 2023 de ki o zaman kadar yağan yağmurların sanırım en serti imiş. Normalde yağmura çamura çok alışkın bir festival ancak siz düşünün artık durumu. Öyle bir yağdı ki bir çok sahne güvenlik nedeni ile iptal edildi. Binlerce kişi kapıdan geri çevrildi ve içeriye alınmadı. Kısacası tam bir şanssızlıktı. Wacken gibi bir festivalde çalmaya gidiyorsun sahneye çıkıp geride hazırlanmaya çalışıyorsun ancak gelip iptal diyorlar 😊. Değişik bir tecrübeydi. 2024 de telafi etmeye gittik. Harika bir konserdi. ABD den Avrupa ya bir çok dev festivalde yer aldık ancak Wacken gerçekten farklı bir deneyimdi. Sanırım yıllara sirayet eden efsanevi bir adı var ve bu da extra bir heyecan yaratıyor. Dolasyısı ile bir hayalimizi daha gerçekleştirmiş olduk diyebilirim.

Güven: Haziran ayında Litvanya’nın büyük festivallerinden Kilkim Žaibu’da sahne aldınız. Görüntülerden anladığımız kadarıyla havanın azizliği olmuş ancak bir o kadar da iyi geçmiş gibi görünüyor. Neler yaşadınız, nasıl geçti?

Tuna: Avrupa da OPEN AIR FESTIVALLER de hava koşulları genelde kötü oluyor. Onlar aslında buna alışkınlar. Seyircide organizasyonlarda. Ama biz malum yaz ayı diye gidip sert bir hava ile karşılaşınca biraz dumur olmuyor değiliz. Valla ben hala alışamadım çünkü sıcak iklim seven bir adamım 😊. Kilkim de çok enteresan bir deneyimdi. Baltık Ülkelerindeki en büyük Open Air Fest ve Baltık kültürünü , paganizm ile birleştirip sunan bir festival. O bölgeden çok sayıda katılımcı oluyor. Hava kötüydü ama konserde festivalde çok güzeldi. Yine gidip çalarmıyım ? ELBETTE 😊

Güven: Bu zamana kadar sahne aldığınız konserlerde unutamadığın bir konser var mı? 

Tuna: Valla aslında yurtdışı konserlerinde genelde unutulmaz anılar yaşıyoruz. Ama 2 tane var. Bunlardan birisi tabi ki 2023 yılında yeniden bir araya gelme kararı alan PanterA ile turneye dahil olmamızdı ki. Avrupa turnesinin açılışını Sofya da beraber yaptık. Oradan Romanya vb. Ama Sofya konseri tek kelime ile effsaneydi. Şöyle düşünün hayranı olduğunuz bir grup var. Artık dağılmış ve toplanmasını ümit etmiyorsunuz. Bir anda oldu olacak derken kadrosuna 2 idol ismide alıp bir araya geliyorlar ve açıklanan Avrupa turnesine sizde dahil oluyorsunuz. Gerçekten unutulmazdı. Diğeri is Texas Pizza Hut stadyumunda ki OZZFEST idi. Ozzy, Metallica gibi dev isimlerle bir arada çalmak gerçekten çok unutulmazdı. Yine aklıma geldi Sweeden Rock Fest de ZZ TOP ve Heaven and Hell gibi efsanelerle de bir arada olmak hala unutmadıklarımızdandır.

Güven: Yerli grupları nasıl görüyorsun? Son zamanda takip ettiğiniz genç yetenekler var mı?

Tuna: Çok iyi gruplar var. Artık çok kaliteli işler çıkıyor. Ben duyduğum her yerli grubu girer araştırır dinlerim. Gerçekten türlerine göre Avrupa yı vb aratmayacak nitelikte çok grup var. İsim vermeyeyim çünkü bir iki tane söylesem adını yazmadıklarım çokça olacak. Yolun başında ayrımcılık yapmak istemem. Ama şu var ki ülkenin içinde bulunduğu koşullar nedeni ile işleri eskisinden de zor.

Güven: Son olarak festivale katılacak seyircilere neler söylemek istersin?

Tuna: Çok basitçe, gelip içip eğlensinler. Malum ülke gündeminde sürekli boğuluyoruz. Adeta ayakta kalma mücadelesi veriyor herkes. Dolayısı ile bu tarz organizasyonlar biraz uzaklaşıp kafayı boşaltabilmek adına güzel bir fırsat. Herkesi bekleriz.