Fantastic Four: First Steps – Kahramanlığın Geçmişi, Kozmik Tanrılar ve Zamanın Yeniden Yazılışı

Film Kritik / Kritik / Sinema / Yakında | 0 Yorum

MCU artık zamana karşı yarışıyor. Bir sonraki fazın kozu, geçmişin altın çağında gizlenmiş olabilir. Fantastic Four fragmanı, yalnızca bir süper kahraman filmi değil; kaybolmuşluk, hatırlama ve yeniden doğuş üzerine kozmik bir alegori vadediyor.

Zaman Yolculuğu Değil, Anlam Arayışı: 60’lara Kaçış

Fragmandaki o kısa ama vurucu replik: “We have to go back.”

Bu cümle, klasik bir “zamanı kurtaralım” aksiyonunun ötesinde bir duyguyu tetikliyor: MCU’nun modern, ironik, yorucu dünyasında kaybolan kahramanlar; kendilerini ‘değerli’ hissettikleri altın çağa dönmek istiyorlar.

  • 1960’lar çizgi roman tarihinde Fantastic Four’un doğduğu, Marvel’ın kahramanlığa idealist bir mercek tuttuğu dönemdi.
  • Filmdeki bu dönem tercihi, yalnızca retro havası için değil: bu kahramanlar kendilerine o çağda “bir anlam atfetmişler.”
  • Reed Richards ve ekibi için 60’lar, kahramanlığın en sade, en haklı hali.

Bu teoriyi destekleyen sızıntılar arasında, filmin başında ekip bilinçli bir şekilde 60’lara gidiyor. O dönemde kahraman gibi karşılandıkları için orada kalmak istiyorlar. Ancak MCU’nun “şimdi”sine dönüş kaçınılmaz.

Galactus’un Ani Girişi: Hatırlayan Tanrının Dönüşü

Normalde Marvel evreni bir karakteri tanıtırken zamana yayar. Ama bu sefer Galactus doğrudan geliyor. Fragmanın sonundaki dev cisim, mor tonlu yıkım ışığı ve gökyüzüne yayılan titreşimli desen: hepsi Galactus’un varlığını ima ediyor.

Bu neden önemli?

Çünkü Galactus, Jonathan Hickman’ın Secret Wars döneminde yalnızca yıkım değil, aynı zamanda “evren yeniden yazıldığında dahi geçmişi unutmayan” bir figür.

O, yalnızca “açlıkla” değil, “hafıza” ile lanetlenmiş bir tanrı.

“I have existed longer than the universe itself. And will continue to exist long after it’s gone

Bu cümle MCU’da yeni bir hikâyeciliğin kapısını aralıyor: evren ne kadar değişirse değişsin, Galactus’un hatırladıkları, yeni bir reset evreninde bile anlatının devamlılığını sağlar. Bu da Marvel’ın daha önce yapmadığı bir şeyi denediğini gösteriyor: “Reboot gibi görünen ama her şeyi bilen bir göz tarafından izlenen” bir evren inşa etmek.

Reed Richards ve Bilginin Laneti

Reed Richards karakteri, yalnızca bilimsel hesaplamalara takıntılı bir zihin değil; zamanın etik boyutunu deşmeye cüret eden bir bilge. Fragmandaki şu kısa ama etkili cümle:

“We have to go back.”

…yalnızca mekânsal bir dönüş çağrısı değil; Reed’in zihninde yer etmiş daha derin bir gerçeğin yankısı.

Bu noktada öne çıkanlar:

  • Zamanın dışına çıkma arzusu, yalnızca olayları düzeltme isteğinden değil, kendi çağında yer bulamama sancısından doğuyor.
  • Reed, “çağın adamı” değil — o, doğrunun adamı olmak istiyor.
  • Günümüz MCU’sunda kahramanlık artık PR malzemesi haline gelirken, Reed Richards kahraman olmanın felsefesine dönmek istiyor.

Belki de Reed’in “geri dönmeliyiz” sözü, fiziksel bir yolculuk değil; kaybolmuş bir anlamın peşine düşmek.

Ve bu “anlam kırılması”, Galactus gibi kozmik varlıkların bile dikkatini çekecek bir yarık açıyor evrende.

Fragman Easter Egg’leri ve Detaylar

  • Fragmanda arka planda görülen bir yapı, Latveria’nın mimari dokusuna benziyor. Bu, Doctor Doom’un post-credit’te geleceğine dair bir işaret olabilir.
  • Reed’in lab sahnesindeki panoda bir “Negative Zone” çizimi görülüyor; bu, evrenler arası geçişin teknik temelini ima ediyor.
  • Gökyüzündeki spiral galaksi görüntüsü, Galactus’un “Worldship” adı verilen yapısına benziyor.
  • Görsel stil, retro-futurist (Jetgiller + Kirby çizimi karışımı) olarak kurgulanmış; bu da MCU’nun önceki estetik çizgilerinden bilinçli bir kopuş.

Doom Gölgesi: Henüz Ortada Yok Ama Her Yerde

Matt Shakman, Doctor Doom’un fragmanda olmadığını açıkladı. Ama fragmandaki gölgeli zırh figürü, hayranlara “Doom?” sorusunu sormaktan alıkoymadı.

İddiaya göre Doom, 2026’daki Avengers: Doomsday filmine saklanıyor. Yani bu filmde Fantastic Four evrene girerken, Doom yalnızca gölgede bekleyecek — asıl oyun onunla kurulacak.

Bu, büyük bir ihtimalle “Galactus sonrası yeni düzenin kontrolünü ele geçirme” planına kapı açar. Doom, MCU’daki Thanos etkisini daha kişisel ve trajik bir antagonistle tekrar kurabilir.

MCU’nun Hatırlayan Reset’i

Fantastic Four: First Steps, yalnızca yeni karakterlerin tanıtımı değil.

Bu film:

• MCU’nun çoklu evren karmaşasından çıkmak için bir “duygu ve hafıza temelli reset” olabilir,

• Galactus ile geçmişin yükünü bugüne taşıyan yeni bir anlatı inşa ediyor,

• Reed ile zamanın etiği ve anlamı yeniden tartışmaya açılıyor,

• Doom ile gölgede büyüyen tehdit yavaşça evrenin damarına işleniyor.

Belki de bu film, MCU’nun ilk kez “zamanda değil, anlamda” ilerlemeye çalıştığı an olacak.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir