Gothic/doom metal ikonu Paradise Lost’un solisti Nick Holmes, Metal Hammer’a verdiği röportajda grubun yeni albümü “Ascension” hakkında konuştu. Holmes, yeni müziklerinin depresyonla nasıl başa çıktıklarını yansıttığını ve yakın zamanda elektronik müziğe dönme niyetlerinin olmadığını açıkladı. Holmes, albümde dinî bir aydınlanma vaat etmediklerini, “Biri bir şeyler uydurdu ve dedi ki, ‘Buna inanırsan, öldüğünde daha iyi olacaksın'” sözleriyle vurguladı.
1988 yılında kurulan İngiliz grup Paradise Lost, sonic hüzünle eş anlamlı hale geldi ve bu Eylül ayında çıkacak olan 17. albümleri “Ascension” ile bu yolda ilerlemeye devam ediyor.
Yakın zamanda çıkan çıkış single’ı “Silence Like The Grave” ile duyurulan “Ascension”, 10 yeni yenilgi, nihilizm ve olumsuzluk ilahisi sunacak. Albümün başlığından kapak tasarımına ve bazı şarkı sözlerine kadar, bir zamanlar “Sanırım gruptaki herhangi birinin birdenbire Hristiyan olması durumunda akıl sağlığını yitirdiğini varsayardım” diyen bir topluluktan, özellikle ateist bir çalışma olacağı anlaşılıyor.
“Ascension”ın duyurusundan bu yana verdiği ilk röportajda Nick Holmes, yeni şarkıların temalarının yanı sıra, kişisel depresyon deneyimlerini ve grubun türler arası geçiş yapma geçmişini de Metal Hammer ile paylaştı. Holmes, Belçika’da turne otobüsünden Metal Hammer’a görüntülü arama yaparken, Zoom profil fotoğrafının elinde bir şişe içkiyle dağınık görünümlü Phil Mitchell olması, grubun her zaman kasvetli olmadığını gösterdi.
Paradise Lost Solisti Nick Holmes’tan “Ascension” Albümüne Dair Samimi İtiraflar: “Antidepresanları Sevmedim, Beni Fazla Kaygısız Yaptılar”
Gothic/doom efsanesi Paradise Lost’un solisti Nick Holmes, Metal Hammer’a verdiği röportajda grubun yeni albümü “Ascension”ın ardındaki sanatsal ve kişisel motivasyonları anlattı. Holmes, albümün kapak tasarımından şarkı sözlerine, depresyonla mücadelesinden grubun geçmişteki müzikal deneylerine kadar birçok konuya açıklık getirdi.
Albüm Kapağının Arkasındaki Anlam

Albüm kapağında açıkça dini sembolizm içeren bir eser bulunuyor. Bu eser nedir ve neden onu kullanmak istediniz?
Holmes, kapak görselinin [İngiliz ressam George Frederic] Watts’ın “Ölüm Mahkemesi” (The Court Of Death) adlı, kucağında bir bebek tutan bir melek resmi olduğunu belirtti. “Greg [Mackintosh, gitarist] onu buldu. Eski thrash ve death metal albümlerinde ihtişamlı usta tabloları görmeyi hep sevmişizdir ama bizim hiç olmamıştı. Haklarını alabileceğimiz veya kullanmayı yeterince beğendiğimiz bir tane bulamamıştık. Birçok eski Rönesans tablosu, insanları gökyüzüne bakarken resmetme eğilimindeydi: özellikle birisi kollarına alınmış ölürken hep Tanrı’ya bakıyorlardı. Bu, ‘Ascension’ (Yükseliş) temasıyla örtüşüyor. Ölüm korkusu, grubu kurduğumuzdan beri yaptığımız hemen hemen her şeyde güçlü bir tema oldu.”
Şarkı Yazımının Terapötik Yönü ve Depresyon Deneyimi
Paradise Lost’ta yaklaşık 40 yıldır hüzünlü ve karamsar sözler yazıyorsunuz. Bu tür şarkılar yazmanın katartik veya terapötik bir yanı var mı?
“Tamamen bir kaçış. Ergenken aşırı, daha karanlık müziğe ilgi duymaya başladığımda, onu dinlerken eğleniyordum. Bizim dünyamızın dışındaki insanlar bunu genellikle anlamazlar. Onu acınası bulurlar. Ama ben hala aynı şekilde hissediyorum. Film izlemek gibi: saf kaçış.”
O zaman şarkı sözleriniz zihniyetinizin bir yansıması değil mi?
“Benim için hayır. Bazı konularda çok özelim. Depresyonu sadece bir kez yaşadığımı hissettim, o da babamın vefat ettiği Host albümünü [1999’da] yaptığımız zamandı. Gerçek depresyon olarak sınıflandırabileceğim son zaman buydu. O üzerime çöken bulut gibi bir şeydi. Onu uzak tutmayı başardım ama ne zaman geri döneceğini ve neyin onu tetikleyeceğini asla bilemezsiniz.”
Daha önce [2001 albümü] Believe In Nothing’i yaparken antidepresan kullandığınızı itiraf etmiştiniz. O dönemden nasıl çıktınız?
“Believe In Nothing garip bir zamandı, çünkü müzik zaten değişiyordu. Nu metal her şeyi alt üst etti, özellikle bizim türümüzü: çok şey değişti. Bunun yanı sıra, evde de birçok şey oluyordu. Antidepresan kullanmayı sevmedim. Beni biraz fazla kaygısız yapmıştı. Umursamadığım, her şeyi umursamıyormuşum gibi hissettiren bu şeylerden kurtulmak istedim. Bu iyi bir hal değil. O dönemi olabildiğince hızlı atlattım.”
Elektronik Müzik Dönüşü Olacak mı?
Host ve Believe In Nothing albümleri daha pop ve elektronik sound’lara sahipti. Host projesini birkaç yıl önce yapmış olsanız da, bu tarzların Paradise Lost için geri dönebileceğini düşünüyor musunuz?
“Sanırım bulunduğumuz yerde rahatız, gerçekten. Grubun ilk beş yılında başladığımız yere benziyor. Bu havuzda çok mutluyuz, biliyor musunuz? Daha büyük bir havuza girmemize gerek yok.”
Yaratıcılık ve Gelecek Planları
Bu sizin 17. albümünüz ve bu kadar çok albüm yapmak için sürekli ilham ve motivasyona ihtiyacınız var. Müziğinizle henüz yapmadığınız ve denemeye hevesli olduğunuz bir şey var mı?
“Bu garip bir konu. Bildiğimizden uzaklaşmaya çalışırsak bile, Greg ile çalıştığım için yine bize benzeyecek. Özellikle onun gitar çalma şekli Paradise Lost’un sound’u. Ama aynı zamanda, büyüyebilir ve farklı şeyler deneyebilirsiniz. Artık daha çok deney yapabilirsiniz. Sanırım insanlar müzik konusunda daha açık fikirli.”
Peki, hiç mutlu bir Paradise Lost şarkısı olacak mı?
“Hayır. Acı tatlı olurdu. ‘The Last Time’ şarkısı melankoliktir ve muhtemelen olabileceği en mutlu hali odur. Denemeye bile kalkışmazdım. Ha ha! Greg’in yüzünü hayal edebiliyorum. Daha mutlu bir akortta bir şey yapsaydık, yüzünüze kaşlarını çatarak bakardı!”
“Ascension” 19 Eylül’de Nuclear Blast aracılığıyla çıkacak. Paradise Lost şu anda festivallerde çalıyor ve King Diamond’ı destekliyor. Ekim ve Kasım aylarında Avrupa turnesinin headliner’ı olacaklar.
Röportaj için: Metal Hammer
Paradise Lost 6 Temmuz tarihinde İstanbul’da Headbangers’ Weekend 3. Günde sahne alacak. Ayrıntılar:

Metalhead designer & photographer
www.guvenceylan.net